Bir şehir geçmişten gelen, köklü kurumları ile tanınır. Bu kurumlar şehrin bilgi hafızalarıdır .Bu gün sizlere ,Aziz Atatürk’ün ,Yalova’da kendi parası ile satın aldığı , kurulmasında bizzat ilgilendiği ,iki çiftliğinden bahsedeceğim.
Ulu Önder Yalova’ya ilk geldiğinde, Termal’i çok beğenir . Bu yüzdende sık sık gelmeye başlar. Bu arda kendi maaşı ile iki çiftlik satın alır. Bu çiftliklerden birinin adı millet çiftliğidir, diğerinin adı, Baltacı Çiftliği olarak bilinir. Baltacı çiftliğinde yaptırdığı iki katlı bir binada, Çiftlik kurulurken, bir müddet kalır. Bu günlerde bahsettiğim, çocuk müzesinin binasının bulunduğu yerdir. Daha sonra millet çiftliğinde tüm Türkiye’nin yakından bildiği, çevrecilik örneği Yürüyen Köşk’ü yaptırmış zaman zaman burada da kalmıştır.
Bu iki çiftlik 1960 kadar Devlet üretme çiftlikleri genel müdürlüğüne bağlı olarak, devlet tarafından işletilir. Millet çiftliğinin, büyük bir arazisi, Adnan Menderes başbakanken, Bulgaristan’dan gelen muhacir kardeşlerimize verilir. Kalan kısmı Araştırma Enstitüsü adı altında Türk çiftçisine hizmet etmektedir. Bu gün yediğimiz, mantar, iri ceviz, kivi, çeşitli üzüm türleri ve bir çok ürünün Türkiye’de üretilmesine, geliştirilmesini sağlamıştır . Millet Çiftliği, daha önce adalet bakanlığı kampı, sonra adliye binası ve şimdilerde millet bahçesi, kurularak arazisinin büyük kısmını kaybetmiştir. Benim çocukluğumun ve delikanlılığımın geçtiği, Baltacı çiftliğinin sonun biraz hüzünlüdür. 1960 yılından sonra, Devlet üretme çiftliği, adıyla üretimine devam eden Baltacı Çiftliği 1970 yılların sonlarına doğru, Atatürk tarım işletmesi adı ile süs bitkileri üreticilerine kiralanana kadar faaliyetine devam etmiştir.
Benim yaşadığım dönemlerdeki adı ile Devlet üretme çitliğidir. hayvancılık, sebzecilik , süs bitkileri ,meyvecilik ile tarım faaliyetlerinde bulunurdu. Burda üretilen süt, yumurta , sebze ve meyveler ,Türkiye’nin her yerine gönderilirdi. Yine Yalovalılar ,burada kantin adı verilen ,satış yerinden tüm mahsulleri ,çok ucuz fiyatlara taze ve güvenilir şekilde ücreti mukabili alırlardı . Tabi Tigem arazisinde bir kısmına kurulan imam hatip ve ilkokul arbetyum binaları yapılarak kaybedildi. Deprem sonrası arazisine kurulan konteyner ve çadır kentler yüzünden, arazisini büyük kısmı beton ve mıcır ile kaplandığından, ekilip biçilemez hale geldi. Birde Yalova belediyesi Barboros birincinin başkanlığı, sırasında buranın arazisi, üzerine arıtma tesisi kurdu.
Daha sonrasında devletten burayı 30 yıllığına, çiçekçilik yapmak amacı ile Yalova SASBÜD ‘de kiralayarak işletilmeye başladı. Bir kısım arazisine ise ilme ve şehircilik kurallarına aykırı olarak, Yalova üniversitesi kuruldu.
İşte size , Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ,kendi parası ile satın alıp , Türk çiftçisine örnek olması ,İçin kurduğu iki çiftliğin ,hikayesini sizlere anlattım.
Aziz Atatürk ,ölmeden bu iki çiftliği, Türk milletine miras bıraktı. Şimdilerde bu mirasın ,ne halde olduğunu ,sizlerde gözlerinizle görmektesiniz. Bizzat babamdan dinlediğim ,bir anıyı, anlatarak bitirmek istiyorum yazımı. 1960 yıllarda, Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay ,Yalova’yı ziyaret ederken ,Baltacı çiftliğinde ,dinlenmek için mola verilir. Burada kendisine ikram edilen, ayranı içerken, yanına o dönemin belediye başkanı, Rahmetli Rahmi Üstel yanaşır . Sayın Cumhurbaşkanım Düç ten bize ,biraz arazi veresenizde, buraya, bir imam hatip okulu ,inşa edelim diyor.
Cumhurbaşkanı bunu ,tarım bakanına bir soralım diyor zamanki Tarım bakanı ,sayın Cumhur reisim, bu arazi Atatürk’ün mirasıdır ,veremeyiz diyor.
İşte o günden ,bu güne ,resmen talan edilen, Atatürk mirası, iki çiftliğin, size kısaca hikayesini anlattım.
Yalova, iki güzide çiftlik kurumu ,Atatürk mirası, iki çiftliğine sahip çıkamadı.
Bu gün Baltacı çiftliğinde SASBÜD ve Yalova arazisine mirasın sahipleri olan vatandaşlar..
Maalesef giremiyor.