Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ ile Gelecek Partisi İçişleri Politikaları Başkanı Eski Bursa Valisi İzzettin Küçük’ün katılımlarıyla düzenlenen konferans öncesinde Engelsiz Kafe Fuaye Alanı’ndaki fotoğraf sergisinin açılışı yapıldı.
Gelecek Partisi İl Başkanlığı tarafından ‘bulaşma’ başlığı altında ‘Uyuşturucu ile Etkin Mücadele’ konulu konferans ve fotoğraf sergisi, Engelsiz Kafe’de gerçekleştirildi. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Selçuk Özdağ ile Gelecek Partisi İçişleri Politikaları Başkanı Eski Bursa Valisi İzzettin Küçük’ün katılımlarıyla düzenlenen konferans öncesinde Engelsiz Kafe Fuaye Alanı’ndaki fotoğraf sergisinin açılışı yapıldı. Sergi açılışında siyasi partilerin il başkanları, kamu kurum müdürleri, oda başkanları, STK temsilcileri ve vatandaşlar hazır bulundu. Serginin gezilmesinin ardından konferansa geçildi. Konferansın açılış konuşmasını Gelecek Partisi İl Başkanı Kürşat Emre Çandır gerçekleştirdi.
‘AİLELERE ÇOK İŞ DÜŞÜYOR’..
Programın açılışını gerçekleştiren İl Başkanı Kürşat Emre Çandır, ailelere bu konuda çok iş düştüğünü söyleyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz benzer projelerin bir devamı yeni bir halkası şeklinde düşünelim. Sivil toplumumuzu, halk sağlığını olumsuz yönde etkileyen bir sorun. Uyuşturucu değil; ben buna zehir diyorum. Bu zehir sorununu çözmek için sadece bireysel olarak, ailesel olarak değil toplumun her kesimini STK adına iş yapan görev yapan devletin her birimi mutlak suretle bu işe dahil olması lazım. Sıkıntı büyük biz elimizden geldiğince bu noktaya bir işaret ederek, altını çizerek Yalova’nın en büyük sorunlarından, meselelerinden biri olan bu zehir sorununa temas ettik. Davetiyemizin başında bulaşma diye bir başlık var. Bazıları bunun bir baskı hatası olduğunu zannetti ancak hayır biz diyoruz ki; bugün bulaşma. O işe bulaşma, o şahsa bulaşma deriz ya işte o nesneye o cisme o zehre o maddeye bulaşmayın, bulaşmayalım. Çevremizdeki insanları da ikaz edelim, uyaralım, bulaşmanın önüne geçelim çünkü bir nesil elden çıkacak. Bir nesil sekteye uğrayacak, bir nesil topallayacak, bu nesil bizim neslimiz bu çocuklar bizim çocuklarımız. Gerçekten zor, cesaret isteyen bir iş. Bende sanatın içerisinde yer aldım ama ilk defa böyle objektiflerin karşısına böyle bir sebep için geçtim. İnanın profesyonel sanatçılara adeta taş çıkardılar. Hepsine birer teşekkür çiçeği takdim etmek isterdik ancak biz o gün fotoğraf çekilen arkadaşlarımızın hatırası için Gelecek Partisi İl Başkanlığı Hatıra Ormanı’mıza birer fidan daha ekledik.”
‘ALIŞIK OLMADIĞIMIZ MANZARALAR İLE KARŞI KARŞIYORUZ’..
İçişleri Politikaları Başkanı Eski Bursa Valisi İzzettin Küçük ise programda yaptığı konuşmada şu sözlere yer verdi: “Ekonominin kötü durumda olması canını yakıyor insanlarımızın ancak en az onun kadar can yakan bir durum var uyuşturucu. Bu işin ne kadar çarpıcı boyutta olduğunu, ülkemizi, insanlarımızı, aileleri, gençleri yaraladığını bazı rakamlarla vereceğim. Türkiye her zaman eroinin, uyuşturucunun gelip gittiği bir güzergahtı. Türkiye son 4 senedir bir rota ülkesi olmanın yanında artık bir hedef ülkesi haline geldi. Uyuşturucunun, bağımlılık yapan maddelerin çokça kullanıldığı, tüketildiği bir ülke olmuştur son 4-5 sene içerisinde. Uyuşturucu müptelalığı kendiyle beraber 27 ayrı suçunda nedeni. Türkiye’de 38 tane cezaevi var ve bu cezaevlerinde yaklaşık 310 bin hükümlü ve tutuklu var. 117 bin kişi ise uyuşturucu kaynaklı suçlardan dolayı içeride. Atıksuyla ilgili değerlendirmeler yapılıyor. Son 4 senedir İstanbul atık suyu dünyada en çok eroin kullanan şehir olarak gösteriyor bu değerlendirme. Adana 5 veya 6. sırada. Son 1 yılda tüm sosyal alanlarda bizim hiçte alışık olmadığımız manzaralarla karşı karşıyayız. Silahlar çekiliyor, baskınlar yapılıyor, silahlı adamlar birilerini vuruyor, otomobiller yaylım ateşine tutuluyor. Biz bunları filmlerde görürdük ancak Türkiye ilk defa terör dışında bir şiddet sarmalı içerisine girdi. Bunun nedeni de kirli paranın kirli adamları peşinden getirmesi. Ülke içinde artan kirli para trafiği beraberinde birçok sorunu da peşinden getiriyor. 2021 yılında Uluslararası Mali Eylem Gücü, Türkiye’yi gri listeye aldı. Sebebiyse kara para ve terörün finansmanı hususunda gerekli önlemleri almadığı için. Dışarıda ne kadar kirli para varsa bu varlık barışı yasasıyla ülkemize herhangi bir incelemeye denetime tabi olmadan giriyor. Türkiye baronların, çete liderlerinin, karanlık adamların merkez üssü haline geldi. Afyon ve eroinde Afganistan merkez ülkedir. Kokain daha çok Panama, Kolombiya, El Salvador ülkelerinden geliyor. En pahalısı da kokaindir. Kokainin Türkiye’deki ticaret hacmi 12 ile 15 milyar dolar arasında ve bu para her yeri çürütür. Bizi en çok yoran metamfetamin, gençlerimizin yüzde 46 olarak ölüm nedenlerinden birinci sıradadır bu madde. Metamfetamin üretimi Çekoslavakya, Slovakya, Polonya ve İran kaynaklıdır. Buralardan ülkemize geliyor. Doğal olan maddelerin öldürücülük niteliği yüksek değil ama bağımlılığı çok yüksek. Ama sentetik dediğimiz uyuşturucu maddelerin öldürme oranı çok yüksek. Bunların içinde de öldürme oranı en yüksek olan metamfetamin. Bunu kullanan kişi sürekli doz arttırdığı için yaklaşık 1-1,5 sene içerisinde ölüyor. Türkiye’deki uyuşturucuya bağlı ölümlerin yüzde 46’sı metamfetamin kaynaklı, yüzde 28’i ise eroin kaynaklıdır.”