DİSİPLİN MESELESİ

DİSİPLİN MESELESİ
Bir ilk öğretim sınıfı düşünün .
Mesela beşinci sınıf olsun .
Diyelim ki o ders boş geçecek…
Bu sınıfta asayiş nasıl olur sizce ?
Bana göre , gürültü had safhada olur…
Güçlü – güçsüz arasında hır-gür çıkar…
Ön sırada ki kızların saçı çekilerek sataşılır…
Silgi- tebeşir yağmuru olur…
Üstelik o sınıfta bir SINIF BAŞKANI VARKEN ?
Burada eğitim tecrübesi devreye girer..
Önce o günkü NÖBETÇİ ÖĞRETMEN sınıfa gelir ve gerekli ultimatomu verir.
Sınıf başkanını tahtaya çağırır , onu ve yetkilerini hatırlatıp mesuliyeti yükler…
Sonra da çaktırmadan sınıfın önünden geçer ve gürültü kontrolü yapar..
Ve asayiş mümkün mertebe sağlanır .
Mesela askeri birliklerimiz .
Onbaşı vardır , çavuşlar vardır bölükte.. Bunlar da erbaştır ! Yani emir komuta zincirinin en minimal halkalarıdır bu erbaşlar .
Ama üstlerinde bir baş çavuş , hatta bir yüzbaşı bulunur…
Bu erbaşlar çok önemlidir. Bölükte asayişi ve disiplini sağlarlar ..
Bir problem oldu mu ; bölük komutanı fırçayı önce erbaşlara çeker..
Sonra da tüm bölüğü sıra dayağından geçirirler ( en azından bizim zamanımızda ).
Yani orduda ÜST vardır ve bir çok da ÜSTÜN ÜSTÜ vardır ki ; ordunun genelinde disiplin sağlansın.
Bu silsile , Genel Kurmay Başkanlığına , Milli Savunma Bakanlığına ; hatta Cumhurbaşkanlığına kadar devam eden bir disiplin mesuliyetidir.
Okul ve ordu bazında benzer inanılmaz örnekler sıralayabiliriz.
İşin özü mutlaka bir DİSİPLİN STATÜSÜ olmasıdır .
Bu iş sivil toplum kuruluşlarında , mesela siyasi partilerimizde , gençlik kolları , Kadın kolları gibi minimal yapılar vardır ve bunların üst yapılarında Merkez İlçe Başkanlığı , İl Başkanlığına kadar gider.
Hepsinden önemlisi bir DİSİPLİN KURULU BAŞKANLIĞI vardır . Bu silsile Genel Merkeze kadar uzanır.
Bunun adı KONTROL MEKANİZMASIdır .
Sevgili işin ehl-i , medarı iftiharımız , Belediye Başkanımız sayın Mehmet Gürel , mutlu beraberliğimiz olduğu dönemde bana önemli bir iç tüzük açıklaması yapmıştı .
“ Abi bir siyasi parti de , en azından bizde , bir il bazında İL BAŞKANI çok önemlidir. Bilinenin aksine , partimizin Milletvekili , belediye başkanı , parti hiyerarşisi içinde il başkanından sonra gelir. Yani PATRON İL BAŞKANIDIR !” Şaşırmış ve mutlu olmuştum. Oysa ben milletvekili hepsinin üstünde bir skalaya sahip zannediyordum .
Bugün geldiğimiz noktada bizim problemimizin Yalova’da ne olduğunu çok iyi anlıyorum .
Yalova CHP örgütünün niye birlik olamadığını , niye tek vücut olamadığını hele, çok iyi anlıyorum .
Çünkü bizde disiplin ve ilkelere sahip olma hiyerarşik düzeni maalesef İL BAŞKANLIĞINDA bitiyor ! Yani üstü yok ! Olan üst mevki , yani genel merkezimiz de İl Başkanlığı ne rapor veriyorsa aynen kontrol etmeden talimata dönüştürüyor..
Örneğin zamanında Şükrü Kaya DALKILIÇ’ın , günümüzde ( şu an) Sinan GİRAY’ın disiplin kuruluna verilmesi gibi.
Oysa , Şükrü Kaya Dalkılıç , günümüzde rastlayamadığımız kadar devrimci , Atatürk’çü gerçek bir CHP’lidir.
Keza Sinan GİRAY , cesur , atılımcı , özgüvenli bir partilimizdir. Kimseye eyvallahı olmadığı için çeşitli dönemlerde adaylığını açıklamaktan hiç çekinmez . Parti içinde de kimsenin adamı değildir . Şimdi de sevgili GİRAY , disiplin kuruluna sevkedilmiş ! Sebep ?
Sebep şu 31 Mart seçimlerinde AKP’ye çalışmışmış ! YUH ! Yuh kere YUHHH .
Bence sebebin altında yatan belli :
Birincisi sayın Mehmet GÜREL , Sinan GİRAY’ı hiç sevmez ! İkincisi Sinan GİRAY gelecek seçimlerde CHP Yalova İl Başkanlığına ADAY ! Yani Erdem DOĞANCI tekrar aday olacaksa Doğancı’ya rakip… Yok Doğancı milletvekilliğine oynuyorsa , il başkanlığına Kemal SÜREL talip . Kısacası bu planların işlemesi için Sinan GİRAY veya olası diğer adayların önünün kesilmesi lazım!
Burada devreye kim giriyor ? CHP İl Başkanlığı Disiplin Kurulu Başkanı sayın Savaş DİNÇER !
Savaş DİNÇER kim ? Savaş DİNÇER öncelikle başarılı bir MİMAR.
Sonra çocukları ve geliniyle , yani maaile BELEDİYE’ye yerleşmiş bir aileye sahip.
Eğer kazara bile olsa Giray CHP Yalova İl başkanı olursa , Gürel’in tekrar CHP Belediye başkan adaylığı veya milletvekilliği tehlikede demektir.
O zaman vurun abalıya !
Hatta , Doğancı’nın da milletvekilliği hayali suya düşer . En azından tehlikeye girer. O zaman vurun bir daha abalıya !
Döneyim konunun başındaki okul ve ordudan verdiğim örneklere :
Beyler ! Ey Yalova CHP’nin AKİL ADAMLARI ! Yani DIŞARIDAKİLER !
Kimler olduğunuzu biliyorum .
Toplanın bir araya gelin .
Parti il yapısına DİSİPLİN lazım !
Aynı O NÖBETÇİ ÖĞRETMEN gibi..
Aynı orduda ki Erbaşlar veya bölük Yüzbaşısı gibi !
Disiplin asla tek merkezli olmaz …
Disiplin olmadan ALTI OK ilkeleri korunmaz !
İl yöneticilerini toplayın. “ Ne yapıyorsunuz beyler ? “deyin .
Gerekirse “ Aferin “ deyin.. Ama yine gerekirse “ Ne yapıyorsunuz siz ?” diye dikkatlerini çekin…
Belediye başkanını çağırın. Hesap sorun !
Hatta Milletvekilini de çağırın ayrıca. Ona da meclisteki etkinliği ve uygulamaları konusunda hesap sorun .
Yalova CHP , Belediye başkanının , İl başkanının hatta milletvekilinin oyuncağı değil !
Hele il yöneticileri ve belediye başkanının çiftliği hiç değil !
Koyun ağırlığınızı !
Ahh , Mehmet DURMAM , Nusret SUNGUR , Arif Hikmet KULUNYAR …
Ahhhh Ahmet İSVAN !
Sizleri öylesine arıyor ve özlüyorum ki !
Son sözüm : Şu an ülkede bir genel ve yerel birleşik seçim yapılsa ….
CHP , 80 vilayette kazansa bile , bir tek Yalova’da kaybeder .
Saygılarımla
Hadi TONAROĞLU